8 Temmuz 2013 Pazartesi

Günün Kitabı / Full Dark No Stars


   Beni tanıyan, ne kadar büyük bir Stephen King hayranı olduğumu bilir. O yüzden öneri kısmımın ilkini ona ayırmak istiyorum. Dört tane birbirinden farklı öykülerden oluşan bu kitap, hem gerilim, hem korku, hem gizem, hem de psikolojik kitapları sevenlere ayrı ayrı hitap ediyor. Öykülerin her biri dudak uçuklatacak kadar gerçekçi ve sağlam. Ayrıca King öykülerinin her birinde tasvirleri o kadar inandırıcı ve mükemmel ki insan kafasında canlandırdığı sahneden bile korkuyor. O anın gözlerinizin önünde belirmesine engel olamıyorsunuz. Düşünsenize iğreniyorsunuz, mideniz bulanıyor, yapışkan bir kötülük hissediyor ama yine de kitabı okumayı bırakamıyorsunuz.
  
    Öykülerden ilki olan ve beni en etkileyeni 1922, insan doğasının ne kadar vahşileşebileceğini utanmadan gözler önüne seriyor. Zaten ana karakter Wilfred James de bunu destekleyen nitelikte bir cümle kullanıyor yazdığı itirafnamesinde: "Her insanın içinde başka birinin, bir yabancının olduğuna inanıyorum." James'ın yabancı olarak tanımladığı adam ortaya 1922 yılında karısının ona babasından kalan çiftlik arazisini satmak istediğini söylediğinde çıkıyor. Bundan sonra olanlar kanınızı donduracak cinsten yazılmış. Bir adam, idealleri, istekleri, hayalleri için neler yapabilir? Ona istemediği bir şeyi yaptırmaya kalkarsanız ne kadar delirir? Peki çok yanlış bir şey yapmaya karar vermişse ve bunu yapmakta sonuna kadar kararlıysa onu vazgeçirebilir misiniz? Vazgeçirmeye kalkarsanız bir katile bile dönüşür mü? Karısı olsanız bile ya bu adam size acımazsa? Herkesin içinde bilmediği biri yaşıyor bu kesin. Ve o bilmediğimiz, tanımadığımız kişi hangi koşullarda ortaya çıkar anlayamadığımız için hazırlıksız yakalanıyoruz. Korku ve cesaretin mükemmel bir şekilde harmanlanmış hali, 1922.
  
    Kitabın ikinci öyküsü olan Koca Şoför, özellikle de bayanların hem iğrenerek hem de sinirlenerek okuyacağı bir çalışma. Kendi halinde bir bayan olan ve polisiye kitaplar yazan Tess'in, beklenmedik bir imza gününü en sıradan şekilde bitirmişken, başına hiç ummadığı şeyler gelir. Tecavüze uğramış ve ölüme terk edilmiştir. Bundan sonra olacaklar ise Tess'in intikam almasını anlatıyor. Peki Tess aslında kimden intikam alıyor? Başına gelenler ona neyi gösteriyor? Ne yapması gerekiyor? Ve Tess tüm bunları düşünürken, yepyeni birini tanıyor: içindeki yabancıyı. Tüyler ürperten gerçeklik... Öykü başından sonuna kadar gözlerinin önünde gerçekleşiyor sanki. Olanların kötü kokusu tüm çıplaklığıyla burnuna doluyor. Koca Şoför sana içindeki deliyle tanışma fırsatı sunuyor.

   Kitabın üçüncü ve en kısa öyküsü olan Adil Uzatma, adaletsiz olduğunu düşündüğümüz dünyanın perdesini aralıyor. Kısa olduğuna bakmayın, belki de en iğrenci. Ölümün kıyısına gelmiş hasta adam Dave Streeter ve onun şans eseri karşılaştığı bir adam... Bundan sonra olacaklar hiç kimsenin planlamadığı şeyler. Birini öldürmek ne kadar kolay? Peki birini öldürmek için silah kullanmak zorunda mıyız? Hayır diyor şeytan bu öyküde. Birini öldürmek için ondan nefret etmeniz veya onu kıskanmanız yeterlidir diyor. Peki işin öldürmek kısmı mı? Sen nefret et, şeytan öldürsün.

   Kitabın son öyküsü olan İyi Bir Evlilik ise bizlere, yirmi yıldan fazla tanıdığın, aynı yemeği, aynı yatağı, aynı masayı paylaştığın birinin aslında çok farklı biri olabileceğini gösteriyor. En yakınım diyorsun belki ama o en yakınının tüyler ürperten, şok etkisi yaratan bir sırrını öğrendiğinde en yakının olmadığını çok iyi anlıyorsun. O yine aynı kişi, aynı yüz, aynı beden... Ama içinde yaşattığı o diğer insan çok çok çok farklı. Darcy Anderson yirmi küsür yıllık kocasının bu farklı yanını keşfettiğinde iş işten geçmiş oluyor. Tamamen tesadüf eseri... Peki Darcy o andan itibaren ne yapıyor? Nasıl davranıyor? Bu gerçekle yaşamaya göz yumuyor mu yoksa buna seyirci kalamıyor mu? Öyküde nefes kesen bir şeyler var. Sanki dakikalarca koşmuşsun da bir yere tutunup dinlenme ihtiyacı hissediyormuşsun gibi... Okurken şaşıracağınız, küfürler edeceğiniz hatta belki de yok artık diye çığlığı basacağınız bir öykü İyi bir Evlilik.
   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder